enstrumental etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
enstrumental etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
0 com

Minor Sailor - Good bye July


Evet elektrofabl'lara devam ediyorum. Yine İsveç' ten. Tek kişilik; Minor Sailor. Bol sesli bi abi.




-bir demeti- (peter pan favorim)


komple bir adet albüm (kaldıki sitesinde de mevcut, uğraşmayın burda var, 04 avril favorim)


3 com

Bark Cat Bark - Cittadinanza


Kimi için komik, kimi için hüzünlü, ya da belki üçüncü kişi için, sadece güzel gelebilecek bi albüm bu. Benim için "pastörel" sadece.

Bark Cat Bark, Fransız ve albümlerini ücretsiz insanlara sunuyor. Sigur Ros coverlamış, Yann Tiersen de; ve tabii Zach Condon ile çalışmış. Bu üç müziğin nezdinde çok rahat söyleyebilirim ki müziğinin sınırları da buralarda çizilmiş. Tabii albüm albüm farklılıklar da var... Yani bu albüm fevkalade güzel vallahi.

Dinlerken hep, bir yandan da Everything Is Illuminated' i anlatmak istedim... Eugene Hutz' un oyunculuğundan Wristcutters a geçebilmeyi mesela. Oradan da belki "Tom Waits neden Good Heart' da oynamamış konuştum Dagur' la" ya... Ve akabinde evi hallerimi özlediğimi söylerdim...


--burada--


(bu arada, bark cat bark ' ın kendi blogunda albümlerin geri kalanı da bulunmakta; http://www.povlja.blogspot.com/ )
0 com

Paniyolo - I' m Home


Japonya, Baudelaire' in bazı dizelerinin bir kolajı gibi gelmiştir çoğu zaman bana. Akıl sır erdiremediğim gündeliklerindeki fonu, en net Baudelaire' in bir kaç şiirinde birleştirebilmişimdir...
(Yolculuğa Çağrı' nın son dizeleri; Nice Kapanış' ın son dizeleri...)

Hıı, sorarsanız Japonya' yı ne kadar merak ediyorum? Hiç, Jarmusch' tan gördüm azıcık.

Bu alakasız şeylerden uzaklaşıp elimizdeki şahesere gelelim...


Paniyolo,
Muneki Takasaka' nın solo projesi. Gitar, hafif synthler ve Japonyadan huzur var içerisinde. Storage' dan başlayarak sarıyor, sıkmadan da devam ediyor



--Burada--



3 com

Myspace Volume 12 / Help! The Captain Threw Up (Turkey)



İstanbul'dan yeni bir oluşum. Detaylı bilgi ve fikir edinmek için (Calm Cow adlı parçaya dikkat!):

http://www.myspace.com/helpthecaptainthrewup
3 com

Shapes Stars Make - These Mountains Are Safe (2010)




Shapes Stars Make, Michael Gooden, John Cook ve Zachary Edwards'tan oluşan Dallas'tan yeni sayılabilecek bir trio. 2008'de çıkardıkları kendi adlarını taşıyan EP'den sonra, daha önce Explosions in the Sky, The Appleseed Cast, This Will Destroy You gibi yerinde ağır gruplarla çalışmış John Congleton prodüktörlüğünde çıkıyor ortaya These Mountains Are Safe.

Genel olarak bakıldığında grubun ismi size bayağı bir ipucu veriyor müzikal oluşum ve yaptığı işler hakkında. EITS, Mono, This Will Destroy You gibi gruplardan ne kadar etkilendikleri çok açık. Hani bunlardan çok az farklı olarak işin içinde biraz da vokal var. Bu tarz içinde vokal kullanmak çok ama çok riskli ve vokal gücünü doğru kullanamazsanız gerçekten kendi kuyunuzu kazmış olursunuz. Ancak SSM'ye baktığımızda vokalin o kadar da sırıtmadığını göreceğiz. Immanu El gibi yumuşak ve ürkek değil ama kulağınızı tırmalamayan bir erkek vokal o kadar da sorun yaratmıyor. He tabi her şarkıda duyuyor olsak işler biraz değişebilirdi.
Sözün özü; özlediğimiz, katıksız post rock.


Evet bunu istiyorum!
0 com

Musette - Datum (2009)

İsveçten pastoral bi şeyler ve tek kişilik bi proje gibi görünen Musette... Joel Danell denen bir İsveçlinin elinden çıkıyor.. Aklıma biraz müziğin çağrıştırdığı fikir bazında, John Cage in 4:33 ünü getirdi. Çünkü, tamamıyla lo-fi bi sounda konuşlandırılmış piyano, keman ve "işlenmiş ağaçların" ahenkli takırdıları. Ardından birde buna ek sizin çehrenizde "gelişen" bütün sesler olmalı kanımca... Üstelik paranoyamı biraz daha büyütüp; tracklist ile harmanlarsam ortaya tamamıyla "gündelik" bi şeyler çıkıyor... Peki ya gündelik müzik dışında daha ne kadar basite indirgenebilinir bi eser/parça? Ve bu basitlik/albüm insanı soyutluyor mu yoksa soyut olandan geri somutluğa mı getiriyor pek çözemedim...


Hülasa; bunu seven tona serenad ve klarinettemusiken e de ayrıca baksın. Vakti zamanında bi yerlere diğer iki grupla alakalı (ki "Musette Adam" Joel Danell de bu superbandlerde çalmakta) "woody allen, louvre civarında bir jens lekman klibi çekmişte, bununla ilgili bir belgesel yapmışlar, işte bu iki grupta o belgeselin soundtracker' i gibi..." demiştim. Belki işinize yarar.


--burada--
0 com

Loose Lips Sink Ships & El Pin Meldou - The Contemporary Issues of Celibacy (Split) (2008)



En sevdiğim albüm kapaklarından birisi bu. Loose Lips Sink Ships ve El Pin Meldou ABD/Illinois'in iki yerel grubu. Hatta o kadar yerel ki El Pin Meldou hakkında detaylı bilgi bulabilmek çok zor. LLSS ise biraz daha isim yapmış gençlerden oluşuyor. 8 şarkıdan oluşan bir split albüm olduğu için albüme iki yönlü bakabiliyoruz. İlk kısımda LLSS çok net math rock öğelerini biraz kendince akustikleştirerek zaman zaman da sertleştirerek işin kendine düşen kısmını layığıyla yerine getiriyor. Dört şarkılık güçlü kısmı arkada bıraktıktan sonra El Pin Meldou'nun LLSS ortaklığı ile biraz daha yoğunlaşıyoruz. Ancak bu yoğunlaşma tamamen hissiyat (kişisel bir durum tabi) esanslı. Son dört şarkı EPM'den kelli daha bir jazz daha bir blues ve math rock flörtü şeklinde geçiyor. Math rock/math core severlere, sevmek isteyenlere şiddetle tavsiye.



Evet bunu istiyorum!
3 com

Ulan Bator - Rodeo Massacre (2005)




2 com

Guppies - In Reference To Something Forgotten (2009)


Yine üzgünüm yine yazı yok. En kısa zamanda telafi etmeyi umuyorum. Bir özür de bu güzel albüm olsun...


Evet bunu istiyorum!
1 com

The Czars - Sorry I Made You Cry (2006)



Kimseyi ağlatmak, üzmek gibi bir amacım yok ama bu albüm öyle bir albüm. Patsy Cline, Connie Francis, Brenda Lee, Tim Buckley gibi heykeli dikilesi insanların şarkılarını The Czars yorumuyla dinleyip maksimum mutsuzluğa ulaşıyoruz. Yoğun istek üzerine...


Tracklist:

1- Black Is The Colour
2- Angel Eyes
3- Where The Boys Are
4- My Funny Valentine
5- For Emily
6- Leavin' On Your Mind
7- You Don't Know What Love Is
8- I'm Sorry
9- I Fall To Pieces
10- Strange
11- Song To The Siren


Evet bunu istiyorum!
0 com

12twelve - L'univers (2006)




Jazz ve post rock flörtleşmelerine çok tanık olduk. Elin adamı jazz kokan bütün müzik türlerine genel bir tabirle "jazzy" der. Yumuşak, naif vuruşlar, bol zil, davul ve bass atışmaları, saksofon, piyano vb... The Drift, fago.sepia, Mouse On The Keys, Do Make Say Think (&yet&yet albümü) örnek gösterilebilecek çok ama çok fazla gruptan sadece birkaçı. Eş kenar olmasa da dar açılı diyebileceğim math rock - post rock - jazz üçgeni işi icra eden gruplar açısından ne derece önemli bilemiyorum ama şahsi görüşüm dinleyici için ölümcül seviyede tehlike taşımakta çünkü gerçekten bir kere içine girildi mi sıyrılmak çok da kolay olmuyor.

Barcelona'nın kültürel zenginliğinin bir diğer hediyesi olarak görebileceğimiz 12twelve, bu üçgen için de en jazzy denilebilecek -ki bana kalırsa bu albüm halis mulis jazz ancak çeşitli merciilerde post rock etiketi de var- gruplardan biri. 1998 yılında kurulmuş 12twelve, on yıllık maceradan sonra 2008 yılında yollarını ayırmaya karar vermişler malesef. Bu süre zarfı içerisinde 3 adet kendileri 1 adet de split albüm çıkartmışlar. L'univers ise dağılmadan önceki son albümleri.

Albüm baştan sona dinginlik, sakinlik ve kalite dolu. Dinlerken gerçekten muzipçe keyif alıyor insan. Geç bir keşif ama paylaşmaya, dinlemeye değer güzellikte. Mutlu günlerle...


Evet bunu istiyorum!
0 com

Sputniks Down - Much Was Decided Before You Were Born (2001)




Sputniks Down, 1996 - 2003 yılları arasında faaliyet göstermiş Glasgow yakınlarında ki Bishopbriggs'den bir grup. Sanıyorum zamanında grup elemanları Andrew Blue, David Roy ve Martin Healy, dünyada yavaş yavaş yerini belli etmeye başlayan post rock dalgasıyla beraber, komşuları Mogwai'in de etkisiyle bu akıntılardan oldukça etkilenmişler. Kronolojik olarak da Ada'nın ilk elektronik altyapılı post rock gruplarından biri durumunda bu gençler. Bu bağlamda günümüze değin pek çok grubu etkilemiş olabilirler aslında. Benzer olarak aklıma gelen ilk grup The American Dollar ama etkilenip etkilenmediklerini sormadan sağlıklı bir sonuç elde edemeyiz galiba. Ben de geç keşfettiğim için mi yoksa grup artık bir arada olmadığı için mi üzüleyim bilemedim ancak dinlemekten başka çare yok.


Evet bunu istiyorum!
1 com

Water Fai - Girls In The White Dream (2008)



Şu an başka yerlerde, uzaklarda hava genelde nasıl bilmiyorum ama artık bir bayram klasiği olan yağmur, bayramlar hangi mevsime hangi aya denk gelirse gelsin bu birliktelikten vazgeçmeyecek gibi.

Water Fai, Osaka/Japonya'dan. Annemin deyimiyle 4 çiçek 1 böcekten oluşan grubun şarkıları için söyleyebileciğim tek şey yumuşak olduklarıdır. Açıkcası Japon bayanların gerek enstrumental gerek elektronik ya da bunların harmanlanmasıyla oluşmuş bir altyapı ile post rock konusundaki başarıları, inatları ya da gayretleri gıpta edilecek bir durum. Sanıyorum biz de yapabileceklerimizi yaparak, daha çok dinleyerek, destekleyerek ve etrafımıza yayarak alkışlarımızı sunabiliyoruz.

Bayramınız için... Çam sakızı çoban armağanı.

Evet bunu istiyorum!
0 com

Do Make Say Think - Other Truths (2009)


Olgunluk. Grubun özütü akıyor bu albümden. 4 farklı boyuttan dinliyoruz.

Tracklist:

1- Do
2- Make
3- Say
4- Think

Evet bunu istiyorum!
0 com

Collections of Colonies of Bees - Birds (2008)





Hemen hemen her insan, en azından bildiğim insanlar çerçevesinde konuşayım, birşeyler yazmak için ilham zorunluluğuna inanıyor. İlham verici şeyler, ortamlar, müzikler vb. Bulutlu hava, yağmurlu hava bu ilham kaynaklarından en kuvvetlisi mi diye bir soru sorulabilir elbet. Şahsi tercihim ise müziği koymak olacak en kuvvetli bölümüne. Olur da müzik ile hava muhalefeti birleşip senkronize bir biçimde çalışmaya başlarsa "hemen yazmalıyım", "entellektüelim, yaşasın!" bünyesi bayram eder, coşar.

Şu an hava olabildiğince kapalı. Arkada çalan albüm ise şu an sizinle paylaşıyor olduğum albüm. Ben kendimce aralarında çok fazla bir bağ kuramadım. Belki şimdiye dek kompozisyon sınavları dahil, yıllar yılı adam akıllı birşeyler yazamama sebebi aradaki senkronu benim ayarlayamamam.

Umarım sizin için hayırlara vesile olur bu uzun isimli grubun kısa isimli albümü. Sevileceğine şüphem yok zaten. Islanmadan dinleyin ama ıslansanız da fark etmez sanırım.


Evet bunu istiyorum!
1 com

Hangedup - Clatter For Control (2005)




Keman ve davul gürültüsü... Tempolu, melodik, yırtıcı... Montreal'den Gen Heistek ve Eric Craven'ın gürültüsü. Rahatsız edecek, içinize işleyecek, çıldırtacak bir gürültü. Uykusuzluğa güzel bir sebep.


Evet bunu istiyorum!
2 com

Sequence Pulse - Play Both Ends Against The Middle (2007)





Yorgunluğun vücuda tesiri arttıkça sağlıklı düşünmek, mantıklı kararlar vermek her konuda tercihleri zorlaştırıyor. Ancak birazcık da şansıma, şükürler olsun ki, şuursuzca gezindiğim bir gecede, kulağımı eskilere vermemle kendime küfrederek gereğinden fazla uzun süredir sadece bir kısmında sahip olduğum bu albüme ulaşmayı akıl edebildim.

Grup hakkında söyleyeceklerimi kısa kesmek istiyorum, zira bu albüm o kadar dolu ki buraya yazmak istediğim şeyleri bile kendinden dolduruyor. Hatta, gereksiz bir ayrıntı ama, an itibari ile koyduğum albüm fotoğrafının üzerine bir sinek bile kondu ekran vasıtasıyla.
Mono kadar bilinmese de Japonya çıkışlı post-rock gruplarından kanımca en başarılı olanlarından biri. Ancak Mono ile kıyaslamam sadece popülariteden ibarettir, müzikal olarak biraz ayrılıyorlar.
Kinya, Morisawa, Masaki ve Hasegawa'ya teşekkürlerimizi borç bileceğiz. Bunu yapacağız.


Evet bunu istiyorum!
0 com

Fridge - The Sun (2007)





Fridge, 1995 yılında Kieran Hebden (Four Tet), Adem Ilhan (Adem) ve Sam Jeffers'dan oluşan bir lise grubu aslında. O zamanlar bu denli başarılı işlere imza atacaklarını düşünüyorlar mıydı bilemeyeceğim ama bu grubu kurmakla beraber doğru(en çok bizim için ancak kendileri için de olmuştur) karar verdikleri bir gerçek.

Kieran Hebden ve Adem Ilhan'ı zaten solo projeleriyle de tanıdık. Onların ayrı ayrı yaratıcılıklarıyla başarılı olduklarını da biliyoruz. Fridge ise bütün bu yaratıcılığın, seslerin ve enstrümanların ortaya koyduğu gayet homojen bir karışım. Neresinden bakarsanız bir tortu, bir ayrışım göremiyorsunuz. Hepsi iç içe.

Adem Ilhan gazıyla beraber ülkemizde görmeyi istemek bence cok cok doğal ve sıcak bir dilek. Ancak ne Fridge ne de Adem olarak henüz görememiş olmak biraz yürek burkmuyor değil hani.



Evet bunu istiyorum!
0 com

Manacle - Paper Hands EP (2008)






Kendilerini; "Reno,Nevada'lı bir math rock grubu, başka söylenecek bir şey yok." diye tanıtan bir grup için fazla söze ne hacet diyelim.Başarılı ve dinamik bir soundları var diyim de azıcık da ben bir şey demiş olayım.

İyi Dinlemeler !







Tracklist:

1.Childlike Empress
2.Chukan
3.Irrespectable of Their Beauty or Ugliness
4.Heavenly Compressor
5.Copiously Irrigated

myspace.com/manacleandthegentlegrind

http://rapidshare.com/files/264123700/Manacle_-_Paper_Hands_EP.rar
0 com

Ychorus Vol. 52

1-Suya Türkü-Ağrı dağı
2-Turkish Folk Guitar-Allı Turnam
3-Murat Ses-Azimuth
4-Hi Jazz-Bab ı Esrar
5-Göksel Baktagir&Nedim Nalbantoğlu-Fırtına
6-Erdem Helvacıoğlu-Frozen Resophonic
7-Akın Eldes-Longa
8-Gevende-Ev
9-Maya-Xanax
10-Masalsız Çocuklar-Bolivya
11-Dem Ferde-Çöl
12-Ahmet Kadri Rizeli-Moon River


Bu karma albümü sunmaktaki amacım farklı türdeki enstrumental yapıtları bir arada güzel bir sunu yapmaktır..Keyifli dinlemeler



.

.

Öpücük